Özel Dr. Arslan Polikliniği
Harbiye Mah. Abdi İpekçi Cad. No: 59 Daire: 6 Nişantaşı / İstanbul
0 212 571 66 13
Search
Close this search box.
Search
Close this search box.

Kılcal Damar ve Varis Tedavisi

Ana Sayfa Services Kılcal Damar ve Varis Tedavisi
Kılcal Damar ve Varis Tedavisi
Kılcal Damar ve Varis Tedavisi

Kılcal Damar ve Varis Tedavisi Nişantaşı

Yüz bölgesindeki kılcal damar problemleri, genellikle 0,1-1 mm çapındaki ince damarların belirginleşmesi olarak karşımıza çıkar. Bu durum, hassas cilde sahip bireylerde veya rozasea (gül hastalığı) gibi cilt rahatsızlıkları olan kişilerde daha sık görülür. Kılcal damar çatlamaları, cildin yüzeyine yakın genişlemiş damarların görünür hale gelmesiyle kendini belli eder ve genellikle yanaklar, burun kenarları ve çene bölgesinde yoğunlaşır.

Doğuştan gelen damarsal kırmızı lekeler (Port Wine Stain, PWS), yüz bölgesinde örümcek ağına benzeyen damarsal oluşumlar (spider anjiyoma), damar benleri (cherry anjiyoma) ve hemangiomalar gibi farklı damarsal yapılar da yaygın olarak karşılaşılan sorunlardır. Bu tür damarsal problemler, yalnızca yüz bölgesiyle sınırlı kalmaz; bacaklarda, özellikle ayak bileğinden uyluğa kadar uzanan bölgelerde de görülebilir.

Neyse ki, günümüzde bu damarsal sorunlar lazer tedavisi gibi modern ve etkili yöntemlerle tedavi edilebilmektedir. Lazer tedavisi, kılcal damarların ve varislerin görünürlüğünü azaltarak cilt sağlığını ve estetiğini yeniden kazandırır. Tedavi sürecinde, damarların üzerine uygulanan lazer ışınları, damar duvarlarını hedef alarak sorunlu damarları küçültür ve zamanla yok olmalarını sağlar.

Kılcal damar ve varis tedavisi konusunda en uygun yöntemi belirlemek için mutlaka bir dermatoloji veya damar cerrahisi uzmanına başvurmalısınız. Uzman, cilt tipinize ve damar problemlerinizin türüne göre size en uygun tedavi seçeneklerini sunarak, cildinizin sağlığına kavuşmasına yardımcı olacaktır.

Kılcal Damar Tedavisi

Kılcal damar tedavisi, yüz, bacak ve diğer vücut bölgelerinde ortaya çıkan kılcal damar problemlerini gidermek amacıyla uygulanan estetik bir prosedürdür. Bu yöntem, genişlemiş veya hasar görmüş kılcal damarların görünümünü azaltmayı hedefler. Tedavi sürecinde, lazer teknolojisi veya skleroterapi gibi farklı yöntemler kullanılabilir. Lazer tedavisi, ışık enerjisini kullanarak kılcal damarları hedef alır ve onları etkisiz hale getirirken, skleroterapi, damarın içine özel bir solüsyon enjekte ederek damarın çökmesini ve sonrasında vücut tarafından emilmesini sağlar.

Tedavi sırasında, hastalar genellikle minimal ağrı ve rahatsızlık hissederler ve işlem genellikle hızlı bir şekilde tamamlanır. Tedavi sonrasında hafif kızarıklık ve şişlik görülebilir, ancak bu yan etkiler kısa sürede geçer. Tedavinin etkinliği, uygulanan yönteme ve tedavi edilen damarların boyutuna bağlı olarak değişiklik gösterir. Bazen birkaç tedavi seansı gerekebilir ve sonuçlar zamanla daha belirgin hale gelir.

Kılcal damar tedavisi, estetik kaygıların yanı sıra bacaklardaki ağrı ve rahatsızlık gibi semptomları hafifletmek için de tercih edilebilir. Bu tedavi yöntemi, hastaların ciltlerindeki kılcal damarların görünümünü azaltarak kendilerini daha rahat hissetmelerini ve ciltlerinin daha sağlıklı görünmesini sağlar. Uzman bir dermatolog tarafından gerçekleştirildiğinde, bu tedavi güvenli ve etkili bir çözüm sunar.

Kılcal damar ve varis tedavisi konusunda en uygun yöntemi belirlemek için mutlaka merkezimize gelerek uzman doktorumuzdan bilgi alınız.

Varis Tedavisi

Varis tedavisi, bacaklardaki genişlemiş ve düğümlenmiş damarların neden olduğu estetik ve fonksiyonel sorunları çözmek için kullanılan tıbbi prosedürlerdir. Varisler genellikle bacaklarda ağrı, şişlik ve ağırlık hissi gibi rahatsız edici semptomlara yol açabilir ve tedavi edilmediğinde daha ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir.

Varis tedavisi çeşitli teknikleri içerebilir. Bunlar arasında skleroterapi, lazer tedavisi ve radyofrekans ablasyonu gibi yöntemler bulunur. Skleroterapi, etkilenen damarlara özel bir solüsyonun enjekte edilmesiyle gerçekleştirilir. Bu solüsyon, damarın yapışmasını ve vücut tarafından emilmesini sağlayarak varisin kaybolmasını sağlar. Lazer tedavisi, yüksek yoğunluklu ışık dalgalarını kullanarak varisli damarları içten içe yok eder. Radyofrekans ablasyonu ise ısı kullanarak varisli damarların kapatılmasını ve vücuttan uzaklaştırılmasını hedefler.

Bu teknikler genellikle kısa süren ve ayakta tedavi prosedürleridir. Hastalar, tedavi sonrasında genellikle hemen iyileşme sürecine girerler ve sonuçları birkaç hafta içinde görmeye başlarlar. Ancak, uygulanan yönteme ve varislerin şiddetine bağlı olarak, birden fazla tedavi seansı gerekebilir.

Modern varis tedavileri, etkilenen damarların görünümünü önemli ölçüde azaltabilir ve bacaklarda rahatlık sağlayarak yaşam kalitesini artırabilir. Hem estetik görünüm hem de sağlık açısından önemli faydalar sunan bu tedaviler, uzman doktorlar tarafından uygulandığında güvenli ve etkili sonuçlar sağlar.

Varis tedavisi konusunda en uygun yöntemi belirlemek için mutlaka merkezimize gelerek uzman doktorumuzdan bilgi alınız.

Varis ve Kılcal Damar Tedavisindeki Süreç

Kliniğimizde kılcal damarlar, damar benleri ve varislerin tedavisi için etkili bir şekilde uzun dalga boyuna sahip Nd-YAG Lazer teknolojisi kullanılmaktadır. Bu yöntem, çeşitli damar sorunlarına etkili bir çözüm sunmaktadır.

Tedavi sürecinde, kılcal damarların tedavisi için uygulanan lazer ışığı, kılcal damar bölgesine yoğunlaştırılarak birkaç geçiş yapılır. Uygulama sırasında hastalar hafif bir yanma veya batma hissi yaşayabilirler; ancak bu genellikle hastalar tarafından iyi bir şekilde tolere edilir. Yüz bölgesindeki uygulama yaklaşık olarak 10 dakika sürer ve genellikle 3 seansta tedavi tamamlanır.

Bacak bölgesindeki tedavi süreci, damarların yaygınlığı ve yoğunluğuna göre değişiklik gösterir ve en fazla 30-40 dakika sürebilir. Bu süreç, damarların durumuna ve tedaviye ihtiyaç duyan alanın büyüklüğüne göre kişiselleştirilir.

Tedavi sonuçları genellikle oldukça tatmin edicidir ve hastaların ciltlerinin daha sağlıklı ve pürüzsüz görünmesini sağlar. Tedavi seçeneklerini ve sürecini belirlemek için uzman bir doktora danışmak önemlidir, böylece kişinin özel ihtiyaçlarına uygun bir tedavi planı oluşturulabilir.

İyileşme Süreci

Tedavi sonrası dönem oldukça önemlidir ve hastaların bu süreci doğru bir şekilde yönetmeleri gerekir. İşte tedavi sonrası sürecin ayrıntıları:

İlk Günlerde Kızarıklık ve Renk Değişiklikleri: Tedavinin hemen ardından, uygulama bölgesinde kızarıklık, morumsu-gri renk değişiklikleri veya lezyonun tamamen kaybolmuş olması gibi belirtiler görülebilir. Bu değişiklikler kişiden kişiye farklılık gösterebilir.

Kabuklanma: Özellikle örümcek damarlarının tedavi edilmesi durumunda, birkaç gün içinde kabuklanmalar oluşabilir. Bu, ciltteki değişikliklerin normale dönmesinin bir işaretidir.

İyileşme Süreci: Yaklaşık olarak 7-14 gün içinde kabuklar dökülerek yerlerini pembe ve taze deriye bırakır. Ancak, lezyon tamamen kaybolmamışsa, birkaç ek seanstan oluşan bir tedavi sürecine ihtiyaç duyulabilir.

Tedavi Sıklığı: Kılcal damarların tedavisi için ayda bir olmak üzere 3 seansa ihtiyaç duyulabilir. Her hasta farklıdır, bu nedenle tedavi süreci kişiselleştirilir.

Cilt Bakımı: Uygulama sonrası dönemde, epitelizan ya da dasteroid içeren kremler kullanılabilir. Bu, cildin daha hızlı iyileşmesine yardımcı olabilir.

Güneşten Koruma: Tedavi sonrası hastalara mutlaka güneşten korunmalarını öneriyoruz. Güneşe maruz kalmak, tedavi sonuçlarını olumsuz etkileyebilir. Güneş kremi kullanmak ve açık havada uzun süreli güneşe maruz kalmaktan kaçınmak önemlidir.

Sonuç olarak, tedavi sonrası süreç dikkatle takip edilmelidir. Tedavi edilen bölgede damarsal lezyonların yeniden ortaya çıkma riski oldukça düşüktür ve tedavi sonuçları genellikle tatmin edicidir. Ancak, doktorun önerilerine uymak ve cilt bakımına özen göstermek, en iyi sonuçları elde etmek için önemlidir.

İçindekiler
Diğer Hizmetlerimiz
Hemen Ara